Tell all my friends
(Tüm arkadaşlarıma söyle)
I have gone to the moon
(Aya gittiğimi)
Tell all my friends
(Tüm arkadaşlarıma söyle)
I will write them soon
(Onlara yakın zamanda yazacağımı)
And tell them
(Ve söyle onlara,)
If you see them
(Eğer onları görürsen,)
That I am better left alone
(Yalnız daha iyiyim.)
Cause Im living up here where the air is thin
(Çünkü, burada;havası hafif yerde yaşamak,)
And where gravity dont bring you down
(Yerçekiminin seni aşağı indirmediği bir yerde.)
Yeah Im living up here and Im watching your universe cooling down
(Evet burada yaşıyorum ve soğuyan dünyanızı izliyorum.)
I spend my days beneath a perspex dome
(Günlerimi plastik bir kubbenin altında geçirdim)
I think that I have finally come home
(Bence sonunda eve döneceğim.)
So tell them
(Bu yüzden söyle onlara)
If you see them
(Eğer onları görürsen,)
That I am better left alone
(Yalnız daha iyiyim.)
Cause Im living up here where the air is thin
(Çünkü, burada;havası hafif yerde yaşamak,)
And where gravity dont bring you down
(Yerçekiminin seni aşağı indirmediği bir yerde.)
Yeah Im living up here and Im watching your universe cooling down
(Evet burada yaşıyorum ve soğuyan dünyanızı izliyorum.)
Yeah Im living up here where the air is thin
(Burada;havası daha hafif olan yerde yaşıyorum,)
And where gravity dont bring you down
(Yerçekiminin seni aşağı indirmediği bir yerde.)
Im living up here and Im watching your universe cooling down
(Evet burada yaşıyorum ve soğuyan dünyanızı izliyorum.)