It's a late Friday night
Geç bir cuma gecesi
The street lamps are shining
Sokak lambaları parlıyor
Up in my bedroom
Yatak odamda
There's a mighty big fight
Çok güçlü bir kavga var
Between the thunder and lightning
Gök gürültüsü ve şimşek arasında
Wonder who will lose
Kimin kaybedeceğini merak ediyorum
I see a party balloon
Bir parti balonu görüyorum
And I ain't been invited
Ve davet edilmedim
Hey, look at that moon
Hey, şu aya bak
There ain't nothing like it
Onun gibisi yok
All grey and gold
Tamamen gri ve altın
Down on Jubilee Road
Jubilee Yolu'nda
Can see Mr. Bouvier
Bay Bouvier'i görebiliyorum
In his two-bedroom basement
İki yatak odalı bodrum katında
In his purple dungarees
Mor pamuklu tulumunda
He's grumpy and he's grey
Huysuz ve gri
Always sweeping off the pavement
Her zaman kaldırımdan süpürülen
Cigarettes and leaves
Sigaralar ve yapraklar
His kid's up in China
Çocukları Çin'de
His wife's up in heaven
Karısı cennette
Always I wave
Ben hep bir dalgayım
‘Cause he's got this expression
Çünkü bu
That he's so alone
Çok yalnız olduğu ifadesine sahip
Down on Jubilee Road
Jubilee Yolu'nda
Oh, I think tomorrow night
Ah, bence yarın gece
I will knock on his door and hear all about his life
Kapısına vuracağım ve hayatıyla ilgili her şeyi duyacağım
‘Cause I think that's the kind of thing that I might like
Çünkü bence bu hoşuma gidebilecek bir şey
When I'm old
Yaşlandığımda
When I'm old
Yaşlandığımda
There's Max and there's Maude
Max ve Maude var
In the house by the station
İstasyonun yanındaki evde
Call them my best friends
Onlar en yakın arkadaşlarım olsun
He drinks like a horse
Bir at gibi içiyor
She don't appreciate it
Onu takdir etmiyor
All this money he seems to spend
Bütün bu parayı harcamış gibi görünüyor
I can hear them tonight
Bu gece onları duyabiliyorum
He can't find no vocation
Hiç meslek bulamadı
And the neighbours they sigh
Ve iç çektikleri komşular
At that new generation
Bu yeni nesilde
Just getting stoned
Sadece taşlandı
Down on Jubilee Road
Jubilee Yolu'nda
Oh, I think in the summertime
Ah, bence yazın
I will call you up, make everything alright
Seni arayacağım, her şeyi düzelteceğim
And we'll fill up our cups with that bitter wine
Ve bardaklarımızı o acı şarapla dolduracağız
And I'll show you
Ve sana göstereceğim
I'll show you
Sana göstereceğim
The mice are still here
Fareler hâlâ burada
Your wardrobe's still empty
Gardropun hâlâ boş
And the walls are still paper thin
Ve duvarlar hâlâ ince kağıt
And the neighbours, my dear
Ve komşular, canım
I think they still hate me
Bence onlar hâlâ benden nefret ediyor
For all these songs I endlessly sing
Sonsuz söylediğim bu şarkılar için
‘Cause it ain't no perfect street
Çünkü bu mükemmel bir sokak değil
I ain't no perfect lover
Ben mükemmel bir sevgili değilim
Life it is brief
Hayat kısa
I don't think we get no other
Başka bir şey elde etmeyeceğimizi sanmıyorum
Come back home
Eve geri gel
Down on Jubilee Road
Jubilee Yolu'nda
Down on Jubilee Road
Jubilee Yolu'nda