Been trying to laugh it off
-Gülmeye çalışıyorum
I wrote down a thousand songs
-Binden fazla şarkı yazdım
Wish I could say the things I wanna say out loud
-Sesli söylemek istediğim şeyleri keşke söyleyebilseydim
But you said, 'I don't know you,
-Ama sen dedin ki, "Seni tanımıyorum,"
I don't know you anymore.”
-"Seni artık tanıyamıyorum."
No…
-Hayır...
And my girl, she said, 'Shake it off.
-Ve kızım, dedi ki, "Salla şunu,
You won't breathe till you break it off.”
-"Bunu kırana dek nefes alamayacaksın."
We'll run around and act like we are free
-Koşacağız ve özgürmüşüz gibi davranacağız
Don't let it bring you down, no, no, see?
-Bunun seni yıkmasına izin verme, hayır, hayır, gördün mü?
There's no use in feeling low
-Burada düşük hissetmek yok
No…
-Hayır...
Cause it was the heaviest rain I ever felt on my skin
-Çünkü bu en ağır yağmurdu tenimde hissettiğim
It was the heaviest place that I have ever been in
-En ağır yerdi şimdiye kadar bulunduğum
As the walls crashed down I felt it slip away
-Duvarlar çarpışınca kayıp gittiğimi hissettim
Cause I went to hell and back just to be where I am today
-Çünkü cehenneme gittim ve geldim şu anki durumumda olmak için
I went to hell and back just to be where I am today
-Cehenneme gittim ve geldim şu anki durumumda olmak için
I went to hell and back just to be where I am today.
-Cehenneme gittim ve geldim şu anki durumumda olmak için
So I packed up a bag and went
-Çantamı topladım ve gittim
Two months in the sun I spent
-Güneşte iki ay harcadım
I woke up everyday and smiled
-Her sabah kalktım ve gülümsedim
Because I wanna be alive, well don't you?
-Çünkü canlı hissetmek istedim, sen istemez misin?
There's no use in feeling low
-Burada düşük hissetmeye yer yok
No…
-Hayır...
But I never let myself down
-Ama asla kendimi yıkmadım
So bad, so bad
-Çok kötü, çok kötü
But I never thought I'd have
-Ama asla yapabileceğimi düşünmedim
The things I have, I have, that I have
-Sahip olduğum şeyleri, sahip, sahip olduğum
Cause it was the heaviest rain I ever felt on my skin
-Çünkü bu en ağır yağmurdu tenimde hissettiğim
It was the heaviest place that I have ever been in
-En ağır yerdi şimdiye kadar bulunduğum
As the walls crashed down I felt it slip away
-Duvarlar çarpışınca kayıp gittiğimi hissettim
Cause I went to hell and back just to be where I am today
-Çünkü cehenneme gittim ve geldim şu anki durumumda olmak için
I went to hell and back just to be where I am today
-Cehenneme gittim ve geldim şu anki durumumda olmak için
I went to hell and back just to be where I am today.
-Cehenneme gittim ve geldim şu anki durumumda olmak için