Black then white are all I see
In my infancy.
Red and yellow then came to be,
Reaching out to me,
Lets me see.
Siyah ve ardından beyaz, gelişimimin başlangıcında gördüğüm her şeydi.
Kırmızı ve sarı sonra oluştu.
Bana uzanıyorlar,
Görmeme izin verirler.
As below, so above and beyond,
I imagine drawn beyond the lines of reason.
Push the envelope. Watch it bend.
Aşağıda olduğu kadar çok yukarıda ve ötede,
Sebep sınırlarının ötesine sürüklediğimi hayal ediyorum.
Örtüyü kaldır. Bükülmesini izle.
Over-thinking, over-analyzing separates the body from the mind.
Withering my intuition, missing opportunities and I must
Feed my will to feel my moment drawing way outside the lines.
Fazla düşünmek, fazla analiz etmek bedeni akıldan ayırır.
Sezgilerimi aşağılamak, fırsatları kaçırır ve ben
Sınırların çok dışına sürüklenen ânımı hissetmek için irademi beslemeliyim.
Black then white are all I see
In my infancy.
Red and yellow then came to be,
Reaching out to me.
Lets me see
Siyah ve ardından beyaz, gelişimimin başlangıcında gördüğüm her şeydi.
Kırmızı ve sarı sonra oluştu.
Bana uzanıyorlar,
Görmeme izin verirler.
There is so much more
And beckons me
To look through to these
Infinite possibilities.
Orada çok daha fazlası var
Ve beni konuşmadan cağırırlar
Bu sonsuz ihtimallerin
İçinden bakmak için.
As below, so above and beyond,
I imagine drawn outside the lines of reason.
Push the envelope. Watch it bend.
Aşağıda olduğu kadar çok yukarıda ve ötede,
Sebep sınırlarının dışına sürüklediğimi hayal ediyorum.
Örtüyü kaldır. Bükülmesini izle.
Over-thinking, over-analyzing separates the body from the mind.
Withering my intuition, leaving opportunities behind.
Gereğinden fazla düşünmek, gereğinden fazla analiz etmek bedeni akıldan ayırır.
Sezgilerimi aşağılamak, fırsatları geride bırakıyor.
Feed my will to feel this moment urging me to cross the line.
Reaching out to embrace the random.
Reaching out to embrace whatever may come.
Beni sınırı aşmaya zorlayan bu ânı hissetmek için irademi besle.
Beklenmeyeni kabullenmek için uzanıyor.
Gelebilecek her ne ise kabullenmek için uzanıyor.
I embrace my desire to
I embrace my desire to feel the rhythm, to feel connected
Enough to step aside and weep like a widow
To feel inspired, to fathom the power,
To witness the beauty, to bathe in the fountain,
To swing on the spiral, to swing on the spiral,
To swing on the spiral of our divinity and still be a human.
Ben arzumu kabullenirim
Ritmi hissetmek için, bağlanmış hissetmek için duyduğum arzumu kabullenirim
Yeter kenara çekilip bir dul gibi ağlamaya
İlhamlı hissetmek için, uzun düşüncelerin ardından gücü anlayabilmek icin,
Güzelliğe tanık olmak için, pınarda temizlenmek için,
Spiralde savrulmak için, spiralde savrulmak için,
Kendi tanrısallığımızın spiralinde savrulmak ve yine de insan olmak için.
With my feet upon the ground
I lose myself between the sounds
And open wide to suck it in.
I feel it move across my skin.
Ayaklarım yerdeyken
Kendimi seslerin arasında kaybeder,
İçime çekmek için genişçe açılırım
Tenimde hareket ettiğini hissederim.
I'm reaching up and reaching out.
I'm reaching for the random or whatever will bewilder me.
Whatever will bewilder me.
Yukarı uzanıyorum ve dışarı uzanıyorum
Beklenmedik olana veya beni hayret ettirecek olan her ne ise ona uzanıyorum.
Beni hayret ettirecek her ne ise.
And following our will and wind
We may just go where no one's been.
We'll ride the spiral to the end
And may just go where no one's been.
İsteğimizi ve rüzgarımızı takip edip
Kimsenin daha önce gitmediği yere gidebiliriz.
Spirali sonuna kadar süreceğiz
Ve kimsenin olmadığı yere gidebiliriz.
Spiral out. Keep going. [4x]
Spiral bitti. Gitmeye devam et.