My heart is paralyzed
Kalbim felç oldu
My head was oversized
Artık kafam aşırı büyük geliyor
I'll take the high road like I should
Tıpkı yapmam gerektiği gibi yüksek yola çıkacağım
You said it's meant to be
Bana bu böyle yazılmış demiştin
That it's not you, it's me
O sen değilsin, benim
You're leaving now for my own good
Şimdi sırf benim iyiliğim için gidiyorsun
That's cool, but if my friends ask where you are I'm gonna say
Bu güzel ancak arkadaşlarım nerede olduğunu sorarlarsa, söyleyeceğim
She went down in an airplane
Bir uçakla aşağı indi diyeceğim
Fried getting suntanned
Bronzlaşırken kızardı
Fell in a cement mixer full of quicksand
Akan kumla dolu bir çimento karıştırıcısının içine düştü
Help me, help me, I'm no good at goodbyes!
Yardım edin, yardım edin, elvedalarda iyi değilimdir
She met a shark under water
Su altında bir köpek balığıyla buluştu
Fell and no one caught her
Düştü ve kimse onu yakalamadı
I returned everything I ever bought her
Ona aldığım herşeyi geri verdim
Help me, help me, I'm all out of lies
Yardım edin yardım edin, bende yalan yok
And ways to say you died
Senin öldüğünü söylemenin yolları bunlar
My pride still feels the sting
Gururum halen batma acısını yaşıyor
You were my everything
Sen benim herşeyimdin
Some day I'll find a love like yours (a love like yours)
Birgün seninki gibi bir aşk bulacağım
She'll think I'm Superman
Benim süpermen olduğumu düşünecek
Not super minivan
Süper bir minivan değil
How could you leave on Yom Kippur?
Yom Kippuru nasıl bırakabilirsin?
That's cool, but if my friends ask where you are I'm gonna say
Bu güzel ancak arkadaşlarım nerede olduğunu sorarlarsa, söyleyeceğim
She was caught in a mudslide
Bir çamur batağına saplandı diyeceğim
Eaten by a lion
Bir aslan onu yedi
Got run over by a crappy purple Scion
Berbat bir Scion marka araç çarptı ona
Help me, help me, I'm no good at goodbyes!
Yardım edin yardım edin, elvedalarda iyi değilimdir!
She dried up in the desert
Bir çölde kurudu kaldı
Drowned in a hot tub
Sıcak bir küvette boğuldu
Danced to death at an east side night club
Doğu tarafında bir gece kulübünde dans ederken öldü
Help me, help me, I'm all out of lies
Yardım edin, yardım edin, bende yalan yoktur
And ways to say you died
Ve senin öldüğünü söylemenin yolları
I wanna live a thousand lives with you
Seninle binlerce yıl yaşamak istiyorum
I wanna be the one you're dying to love…
Senin ölesiye seveceğin kişi olmak istiyorum
But you don't want to
Ancak sen aynı şekilde olmak istemiyorsun
That's cool, but if my friends ask where you are I'm gonna say
Bu güzel ancak arkadaşlarım nerede olduğunu sorarlarsa, söyleyeceğim
That's cool, but if my friends ask where you are I'm gonna say
Bu güzel ancak arkadaşlarım nerede olduğunu sorarlarsa, söyleyeceğim
She went down in an airplane
Bir uçakla aşağı indi diyeceğim
Fried getting suntanned
Bronzlaşırken kızardı
Fell in a cement mixer full of quicksand
Akan kumla dolu bir çimento karıştırıcısının içine düştü
Help me, help me, I'm no good at goodbyes!
Yardım edin, yardım edin, elvedalarda iyi değilimdir
She met a shark under water
Su altında bir köpek balığıyla buluştu
Fell and no one caught her
Düştü ve kimse onu yakalamadı
I returned everything I ever bought her
Ona aldığım herşeyi geri verdim
Help me, help me, I'm all out of lies
Yardım edin yardım edin, bende yalan yok
And ways to say you died
Senin öldüğünü söylemenin yolları bunlar
She was caught in a mudslide
Bir çamur batağına saplandı diyeceğim
Eaten by a lion
Bir aslan onu yedi
Got run over by a crappy purple Scion
Berbat bir Scion marka araç çarptı ona
Help me, help me, I'm no good at goodbyes!
Yardım edin yardım edin, elvedalarda iyi değilimdir!
She dried up in the desert
Bir çölde kurudu kaldı
Drowned in a hot tub
Sıcak bir küvette boğuldu
Danced to death at an east side night club
Doğu tarafında bir gece kulübünde dans ederken öldü
Help me, help me, I'm all out of lies
Yardım edin, yardım edin, bende yalan yoktur
And ways to say you died
Ve senin öldüğünü söylemenin yolları