Kiss me on the mouth and set me free
Dudaklarımdan öp ve serbest bırak beni
Sing me like a choir
Bir koro gibi şarkı söyle
I can be the subject of your dreams
Ben rüyalarının konusu olabilirim
Your sickening desire
Mideni bulandıran arzun
Don't you want to see a man up close?
Bir adamı yakından görmek istemez misin?
A phoenix in the fire
Ateşte bir anka gibi
Kiss me on the mouth and set me free
Dudaklarımdan öp ve serbest bırak beni
But please don't bite
Ama lütfen ısırma
You can coax the cold right out of me
Soğuğu içimden çekip çıkarabilirsin
Drape me in your warmth
Beni sıcaklıkla sarmayabilirsin
The rapture in the dark puts me at ease
Karanlıkta sevinç* beni rahatlatıyor
The blind eye of the storm
Fırtınanın kör merkezi**
Let's go for a walk down Easy Street
Kolay Caddesi'nde bir yürüyüşe çıkalım
Where you can be reborn
Senin yeniden doğabileceğin yerde
Kiss me on the mouth and set me free
Dudaklarımdan öp ve serbest bırak beni
But please don't bite
Ama lütfen ısırma
I'm pulling on your heart to push my luck
Şansımı itmek için kalbini çekiyorum
Cause who's got any time for growin' up?
Çünkü kimin büyümeye vakti var ki?
Kiss me on the mouth and set me free
Dudaklarımdan öp ve serbest bırak beni
Sing me like a choir
Bir koro gibi şarkı söyle
I can be the subject of your dreams
Ben rüyalarının konusu olabilirim
Your sickening desire
Mideni bulandıran arzun
Don't you want to see a man up close?
Bir adamı yakından görmek istemez misin?
A phoenix in the fire
Ateşte bir anka gibi
*: Rapture İnglizce'de "büyük sevniç" kurtarıcının dönüşü. (İsa ya da Musa peygamber)
**: Fırtınanın merkezi "eye" olduğundan blind burada fırtınanın "kör" olmasını kastediyor.