Just a day,
Öylesine bir gün
Just an ordinary day.
Sıradan öylesine bir gün
Just trying to get by.
Sonunu getirmeye çalışılan
Just a boy,
Sadece bir çocuk
Just an ordinary boy.
Sadece sıradan bir çocuk
But he was looking to the sky.
Ama gökyüzüne bakıyordu
And as he asked if I would come along
Ve ben de gelebilir miyim diye sordu
I started to realize
Anlamaya başladım
That everyday you find
Hergün geçiştirdiğiniz
Just what he's looking for,
Onun aradığıydı sadece
Like a shooting star he shines.
Kayan bir yıldız gibi parlayan
He said take my hand,
Elimi tut dedi
Live while you can
Yapabiliyorken yaşa
Don't you see your dreams lie right in the palm of your hand
Görmüyor musun hayallerin tam burada avucunun içinde yatıyor
And as he spoke, he spoke ordinary words
Ve konuşurken, sıradan sözler kullanıyordu
Although they did not feel
Ama hissettirdikleri öyle değildi
For I felt what I had not felt before
O an algıladığım ve daha önce hiç hissetmediğimdi
You'd swear those words could heal.
Emin olabilirsiniz sözleri iyi geliyordu
And as I looked up into those eyes
Ve gözlerine baktığımda
His vision borrows mine.
Bakışı bana çevrildi
And I know he's no stranger,
Ve biliyordum ki artık bir yabancı değildi
For I feel I've held him for all of time.
Hissediyordum ki onu tüm zamanlar boyu tanıyordum
And he said take my hand,
Ve elimi tut dedi
Live while you can
Yapabiliyorken yaşa
Don't you see your dreams lie right in the palm of your hand
Görmüyor musun hayallerin tam burada avucunun içinde yatıyor
In the palm of your hand.
Avucunun içinde
Please come with me,
Lütfen gel benimle
See what I see.
Gördüklerimi gör
Touch the stars for time will not flee.
Zaman dursun istiyorsan yıldızlara dokun
Time will not flee.
Zaman duracak
Can you see?
Görebiliyor musun?
Just a dream, just an ordinary dream.
Sadece bir hayal, sıradan bir hayal
As I wake in bed
Yatağımda uyanınca
And the boy, that ordinary boy
Ve çocuk, o sıradan çocuk
Or was it all in my head?
Yoksa hepsi kafamın içinde miydi?
Did he asked if I would come along
Ben de gelebilir miyim dedi mi?
It all seemed so real.
Her şey öyle gerçekti ki.
But as I looked to the door,
Ama kapıya bakınca
I saw that boy standing there with a deal.
Çocuğun orada durduğunu gördüm
And he said take my hand,
Ve dedi ki tut elimi
Live while you can
Yapabiliyorken yaşa
Don't you see your dreams lie right in the palm of your hand
Görmüyor musun hayallerin tam burada avucunun içinde yatıyor
In the palm of your hand.
Avucunun içinde
Just a day,
Öylesine bir gün
Just an ordinary day.
Sıradan öylesine bir gün
Just trying to get by.
Sonunu getirmeye çalışılan
Just a boy,
Sadece bir çocuk
Just an ordinary boy.
Sadece sıradan bir çocuk
But he was looking to the sky.
Ama gökyüzüne bakıyordu.