Dying Every Day
Her Gün Ölmek
Empty cries fill the skies
Boş gözyaşları gökyüzünü dolduruyor
All across the land
Adanın bütün çevresinde
Lonely heart reaching out
Yalnız kalp dışarıya uzanıyor
Bleeding hands in their hands
Onların ellerinde kanayan eller
[chorus:]
(nakarat)
Dying, dying, dying every day
Hergün ölüyorum, ölüyorum, ölüyorum
Crying, crying as they fade away
Onlar kaybolduğu için ağlıyorum, ağlıyorum
Dying, dying, dying every day
Hergün ölüyorum, ölüyorum, ölüyorum
Crying, crying as they fade away
Onlar kaybolduğu için ağlıyorum, ağlıyorum
Can you hear the children cry
Çocukların ağlamasını duyabiliyor musun
Cause i can hear them scream
Çünkü ben çığlıklarını duyabiliyorum
Ripped of all their hopes and dreams
Tüm umutları ve hayalleri yok olmuş
As we watch them bleed
İzlediğimiz gibi kanıyorlar
[chorus]
(nakarat)
After all is said and done
O söyledikten ve yaptıktan sonra
What lies ahead in tomorrow's world
Yarının dünyasında ne yalanlar var
Lessons in life they never learned
Hayat dersleri hiç öğrenilmez
Will they have their turn?
Onlar dönüşünü yaptı mı ?
[chorus]
(nakarat)
Çeviri ; epica