1.Płynął strumyk przez zielony las,
A przy brzegu leżał stukilowy głaz.
Płynął strumyk. Minął jakiś czas,
Stukilowy głaz zaginął,
Strumyk płynie tak jak płynął.
Przyśpiew:
Cicha woda brzegi rwie,
Nie wiesz nawet jak i gdzie.
Nie zdążysz nawet zabezpieczyć się,
Bo nie zna nikt metody,
By się ustrzec cichej wody.
Cicha woda brzegi rwie,
Nie wiesz nawet jak i gdzie,
Ma rację, że tak powiem, to przysłowie -
Cicha woda brzegi rwie.
2.Szła dziewczyna przez zielony las
Popatrzyła na mnie tylko jeden raz.
Popatrzyła. Minął jakiś czas,
Lecz widocznie jej uroda
Była jak ta cicha woda.
Przyśpiew
3.Płynął (płynie) strumyk przez zielony las,
Skończył się już dla mnie (dla nas) kawalerski czas.
Teraz (dzisiaj) tylko czasem - proszę was -
Jeśli żonka mnie nie słyszy,
Śpiewam sobie jak najciszej:
Przyśpiew (kilka razy)
1. Bir dere vardı; yeşil ormanlar boyunca akan bir dere..
Ve derenin kenarında, yüz kiloluk bir kaya vardı
Akardı dere, üzerinden biraz zaman geçti,
Kayboldu yüz kiloluk kaya
(Ve) Akmaya devam etti dere, her zaman aktığı gibi..
Nakarat;
Durgun sular akar derinlere
Ve bilmezsin bile nasıl ve nerelere
Bir yolunu bulamayacaksın bile, korumak için kendini
Çünkü bilmez kimse
Durgun sulardan korunmanın yolunu
Durgun sular akar derinlere
Ve bilmezsin bile nasıl ve nerelere..
Demem o ki, atasözü doğru;
Durgun sular akar derinlere
2. Bir kız yürüyordu yeşil ormanlar boyunca,
Bir kereliğine baktı bana,
Baktı bana, üzerinden biraz zaman geçti
Ancak görünen oydu ki; güzelliği
Durgun sular gibiydi..
Nakarat;
Durgun sular akar derinlere
Ve bilmezsin bile nasıl ve nerelere
Bir yolunu bulamayacaksın bile, korumak için kendini
Çünkü bilmez kimse
Durgun sulardan korunmanın yolunu
Durgun sular akar derinlere
Ve bilmezsin bile nasıl ve nerelere..
Demem o ki, atasözü doğru;
Durgun sular akar derinlere
3. Bir dere vardı (var); yeşil ormanlar boyunca akan bir dere
Benim (bizim) bekar geçirdiğimiz zamanlar geçti gitti
Şimdi (bugün) bazen, -soruyorum size-
Duymadığında karım beni
Şarkı söylerim kendi kendime, olabildiğince sessizce
Nakarat (bir kaç kere)